HERKES 'RESTART' KONUŞURKEN

-

 

2021’E TEDİRGİN BAŞLADIK…



Yılın ilk ayı bitmek üzere…

Umutlarla başladığımız 2021 yılı da korkarım 2020 yi taklit ediyor…

Yeni Yılın ilk şoku İngiltere’den gelen Mutasyon haberleri idi. Geçen hafta Güney Afrika mutasyonu, dün gecede Brezilya mutasyonu çıktı. Bunun yanısıra geçtiğimiz hafta da aşıların mutasyona çözüm olup olmadığı haberleri ile geçti. Biontech aşılarının İngiltere’deki mutasyona bağışıklı olduğunu belirtirken, bilim insanları yeni mutasyonun daha tehlikeli ve öldürücü olduğunu duyurdular.


Korkarak acaba  ‘acaba daha kötü bir yıla mı girdik ? ‘ diye iç geçirmeye başladık bile, gelen gideni aratmasın !...


İki gün önce bu bilgi ve veriler ışığında AB ülkeleri aralarında 5 saatlik bir toplantı yaptılar. İki eğilim masaya yatırıldı ve uzun uzun tartışıldı:


1. ‘Aşı pasaportu gelsin ve bu pasaporta sahip olanlar serbest seyahat etsin ‘diyenler (Yunanistan-Malta-Portekiz-İspanya)


2. ‘Buna hazır değiliz, henüz erken, yeni adaletsizlikler ve hak zedelenmeleri oluşabilir’ diyenler ( Almanya-Fransa -Belçika )


Merkel’in ağırlığını koyması ile gece yarısına doğru aşı pasaportu konusu şimdilik ötelendi ama sabah olur olmaz Almanya, Robert Koch Enstitüsünün tavsiyesi doğrultusunda Almanların en çok seyahat ettiği bazı ülkelerin de içinde olduğu 23 ülkeyi yeni bir sınıflandırma ile koyu kırmızı kategorisi ile yüksek rizikolu olarak ilan etti.


AB nin baş aktörü bugüne  kadar sadece Riziko bölge tanımını kullanırken, bugünden itibaren 4 yeni kategoriyi hayata geçirdi:


1. Rizikolu ülkeler:
Dünya genelinde yaklaşık 100 ülkeyi kapsayan bu grup , son 7 gün içinde 100.000 kişiye 50 yeni enfeksiyon oranını aşmayan ülkelerden oluşuyor

RİZİKOLU ÜLKELER

  1. BELARUS
  2. BELÇİKA
  3. BULGARİSTAN
  4. DANİMARKA
  5. FİNLANDİYA
  6. FRANSA
  7. GÜRCİSTAN
  8. YUNANİSTAN
  9. İRLANDA
  10. İTALYA
  11. HIRVATİSTAN
  12. LİCHTENSTAYN
  13. LİTVANYA
  14. LUXEMBURG
  15. MALTA
  16. MONOCA
  17. HOLLANDA
  18. NORVEÇ
  19. AVUSTURYA
  20. POLONYA
  21. MOLDOVA
  22. ROMANYA
  23. RUSYA
  24. SAN MARİNO
  25. İSVEÇ
  26. İSVİÇRE
  27. SLOVAKYA
  28. TÜRKİYE
  29. MACARİSTAN
  30. VATİKAN
  31. KIBRIS


2. Yüksek Rizikolu ülkeler:
Bu yeni grup, 100.000 kişiye günlük 200 üzerinde vaka olan ve Almanya’dan daha yüksek günlük vakaların olduğu ( Almanya :115) aralarında İspanya , Amerika, Çekya, Portekiz, Mesika, İsrail gibi tatil ülkelerinin olduğu  23 ülke oldu.

 

YÜKSEK RİZİKOLU ÜLKELER

  1. MISIR
  2. ARNAVUTLUK
  3. ANDORRA
  4. BOLİVYA
  5. BOSNA HERSEK
  6. ESTONYA
  7. İRAN
  8. İSRAİL
  9. KOLOMBİYA
  10. KOSOVA
  11. LETONYA
  12. LÜBNAN
  13. LİTVANYA
  14. MEKSİKA
  15. KARADAĞ
  16. YUKARI MAKENDONYA
  17. PANAMA
  18. PORTEKİZ
  19. SIRBISTAN
  20. SLOVENYA
  21. İSPANYA
  22. ÇEKYA
  23. AMERİKA
  24. BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ


3. Mutasyon görülen ülkeler:

          Bu ülkeler uçuş irtibatının kesildiği ülkeler

 

1.     İNGİLTERE

2.     GÜNEY AFRİKA

3.     BREZİLYA

4.     İRLANDA

4. Rizikolu olmayan ülkeler:

Bunlar son 10 içinde Rizikolu ülkeler grubundayken, artık rizikolu olmayan ülkeler. Neredeyse yok gibi bir şey….

Bugün itibarı ile sadece iki bölge var bu listede:

 1.İnnlandet Bölgesi (Norveç)

2.Attika ve Kuzey Ege (Yunanistan)

 

Gruplar arasındaki en önemli fark Rizikolu ülkelerden Almanya’ya giriş yapanlar en geç 48 saat sonra test covid 19 testi yaptırmak zorundayken, yüksek rizikolu ülkeden giriş yapmak isteyenler Almanya’ya giriş yapmadan 48 saat önce test yaptırmak zorundalar. Her iki grupta Almanya’da ev karantinasına giriyor.

 

AŞI PASAPORTUNU İYİ OKUYUP, B PLANI OLUŞTURMALIYIZ…

 

Gördüğümüz gibi, son günlerde gerek Biontech gerekse Astra Zeneca nın söz verdikleri kadar aşı üretemeyeceklerini belirtmeleri, mutasyonun gündeme yerleşmesi ve aşı karşıtlarının eylemleri yayılmaya başlayınca özellikle AB ülkeleri seyahatin önünü kesecek radikal kararları hayata geçirmeye başladılar. Almanya’yı, Fransa takip etti ve ilk defa test zorunluluğunu uygulamaya aldı. Ben diğer Avrupa ülkelerinin bu iki ülkeyi takip ederek vatandaşlarını kış aylarında evlerinde tutmaya çalışacaklarını düşünüyorum. Yani Turizm, bu yıl  2020 nin Ocak, şubat aylarından daha düşük olacak. Bununla birlikte geçen sene temmuzda başlayan hareketlilik kanaatimce bu yıl haziranda ancak hareketlenebilir. Bu bağlamda sıklıkla dillendirilen Nisan tarihlemesini verilere ve gelişmelere bakınca aşırı iyimser buluyorum. Hayal kırıklığı yaratabilir. Turizmde Hazırlıkları yılın ikinci yarısına planlamak gerçekçi olacaktır.

Aşı pasaportu direkt bizi ilgilendirmemekle birlikte, içeriğinde AB ülkeleri arası seyahat olması dolayısı ile Türkiye’yi dışarıda bırakma durumuna karşı hazırlıklı ve olmalı ve buna bir B planı oluşturmalıyız.

 

HERKES ‘RESTART’ KONUŞURKEN, YENİ ÜRÜNLER YARATMAK ŞART

 

Günlerdir turizm dünyasında korona sonrasında hayatımızda olabilecek değişiklikleri konuşuyor, tartışıyor, kafa yoruyor… Alışkanlıklar, bakış açıları değişirken, bu değişikliklere cevap verebilecek yeni ürünler oluşturulmalı. Simitin üstüne ilk kez susam atanı ne kadar fırçalamıştır arkadaşları. Şimdi de simiti susamsız deneyecek olanı fırçalarlar. Ama doğruysa eğer denemeye değer. Yeni ürün denince, çok saçma ve cesaretsiz bulduğum şu sözü duyuyorum : ‘Amerika’yı yeniden mi keşfedeceğiz? ‘ Bence ilerlemenin önündeki büyük engel bu bakış açısı... Almanlar, döner çok popüler olunca, döneri çok sevdikleri patates kızartması ile aynı külaha koydular. Dünyada en çok yenen yiyeceklerden biridir kesin.

 

Bizde turizmde bunu yapmalıyız. Turizmin en genç ülkesiyiz, başarırız…

 

 

 

 

                                                                                           

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

-
Resim
  REHBERLER VAR OLMA MÜCAEDELESİ VERİYOR 2023 yılı Turist rehberleri için buruk bir yıl olmuştu. Yılın hemen başında   6 Şubat günü yaşadığımız Kahramanmaraş   depreminde eğitim gezisinde olan 31 Rehberimiz İsias otelinin enkazında hayatını kaybetti. Bu, Rehberlik tarihinin en büyük kaybı idi. Adıyaman enkazından yükselen dumanlar hala rehberlerin burnunu sızlatır. 2024 yılı da rehberlerin hatıralarında pek iyi   bir iz bırakmadı. Yılın hemen başında 6326 sayılı Turist Rehberliği meslek kanununda birtakım değişiklikler yapılması gündeme gelmiş , ancak   mesleğe zarar vereceği endişesi ile  rehberlerin itirazına neden olmuştu. Buradaki bir kaç madde yeni sorunlar yaratabilecek boşluklar içerdiği için revize edilmesi öngörülmüştü. Özellikle Rehberlerin yabancı dil bilmesi şartının kaldırılması, otobüste profesyonel rehber bulundurma zorunluğunun geçerliğini yitirmesi, her şehirde birden fazla rehber odasının açılabilmesi, sanat tarihi ve arkeoloji me...
Devamı
-
Resim
  GAZZE RİVİERASI Amerika’nın 15 günlük yeni başkanı neredeyse her gün ‘yok artık’ dedirtecek yeni bir şey yumurtluyor. Grönland, Panama Kanalı, Kanada başlıcaları… Şimdi de kafayı Filistinlilere taktı. Hafta başında yaptığı basın toplantısında buna dair düşüncelerini bir proje olarak dünyaya duyurdu. Gazze’deki Filistinlileri başka ülkelere göndererek, Gazze’yi ‘ Ortaoğu’nun Rivierası’ yapacağını söyledi. 35 yıllık turizm hayatımda duyduğum en berbat projeyi , sizler de benim gibi büyük bir şaşkınlık ve ürperti içinde izlemişsinizdir. Kulaklarıma inanamadım, defalarca okudum. Böylesine gaddar bir projeyi mazlum bir ülkeye dayatmak, bunu yaparken de turizmin en cazip kelimesi ‘Riviera’ yı kullanmak iğrenç ötesi değil de nedir? Amaç yaklaşık 2,5 milyon Filistinli’yi ‘ yeniden inşa’ bahanesi ile ülkesinden sürüp, uğruna 50 bin kişinin öldüğü o topraklara çökmek. Dünya kamuoyunun aklı selim insanları bunu düpedüz bir çeşit   ‘ etnik temizlik’ olarak yorumlarken, insa...
Devamı
-
Resim
  MÜZE MESELES İ Günlerdir kamuoyunu me ş gul eden ve bir oraya bir buraya ç eki ş tirilen Antalya M ü zesi ’ nin y ı k ı larak yeniden yap ı lmas ı konusu, son g ü nlerde giderek magazinle ş mi ş , tats ı z ve anlams ı z bir hal alm ış t ı r. Konuya dair farkl ı fikirlerin olmas ı kadar do ğ al bir durum olamaz. Ancak Antalya i ç in bir araya gelerek en do ğ ru karar ı almak yerine, taraflar aras ı nda diyalog yollar ı n ı n kapal ı olmas ı , konunun amac ı ndan sapmas ı na ve farkl ı boyutlara ç ekilmesine neden olmaktad ı r. Y ı k ı ma kar şı ç ı kanlar “ istemez ü k çü ler ” , y ı k ı m ı her ş eye ra ğ men ger ç ekle ş tirmek isteyenler ise “ dinlemez ü k çü ler ” olarak birbirlerine g ö ndermelerde bulunurken, iki g ü n ö nce m ü zenin kap ı s ı na kilit vurularak y ı k ı ma dair ilk ad ı m at ı lm ış oldu.   1988 y ı l ı ndan beri y ü zlerce kez turistlerle birlikte m ü zeyi gezmi ş eski bir profesyonel turist rehberi olarak, ş ahsen ç ok ö nemsedi ğ im...
Devamı